Boşalma ve orgazm tıptaki son
gelişmelere rağmen halen bilinmezliklerle dolu bir terimdir. 1966 yılında Masters ve Johnson’un, hem erkek hem de
kadın gönüllü bireyler üzerinde yaptıkları çalışmaları ve günümüze kadar gelen diğer
çalışmaları takip edersek, boşalma ve orgazm olgularının tarif edilmesinin zor olduğunu
söyleyebiliriz. Çünkü boşalma, orgazm ve
cinsel doyum kavramları genellikle birbirine karıştırılmakta ve çok yanlış
bir şekilde aynı anlamda kullanılmaktadır.
ORGAZM OLMAK VE BOŞALMAK AYNI ŞEY DEĞİLDİR!
Orgazm olmakla boşalmak aynı şey değildir. Bu nedenle
genelde orgazm diye bahsedilen durumlar boşalma olarak algılanmalıdır. Boşalma bedensel bir rahatlamayken orgazm ise bu bedensel rahatlamaya
ruhun eşlik ettiği çok yüksek haz veren bir durumdur. Orgazm boşalmayı da içine
alan daha geniş bir kavramdır. Orgazmı çeşitli
uyaranlar sonucu beynin uyarılması ve bu uyarılmanın etkisiyle, bireyde hem
bedensel hem de ruhsal olarak algılanan bir hissin meydana gelmesi olarak
tanımlayabiliriz.
BOŞALMA…
Boşalma daha çok fiziksel rahatlama olarak
tarif edilir. Her cinsel ilişkide bu duyguyu, her erkeğin ve her kadının
yaşamasını doğal bir duygu olarak görmek gerekir. Bu duyguyu, bir insanın çok
susadığı zaman kana kana içtiği sudan aldığı tat gibi ya da çok sıkışan bir
kişinin, ihtiyacını giderdiği zaman yaşadığı duygudaki rahatlama gibi tarif
etmek mümkündür. Boşalma esnasında beden bir an gerilir ve arkasından rahatlama
hissedilir. Cinsel ilişkilerin sonlarına doğru yaşanan ve 10-15 saniye süren
kasılmalarla kendini gösteren fiziksel ve bedensel rahatlamaya “cinsel boşalma” denir. Boşalma
olmadığında insanlar yattıkları yerden sıkıntı ile kalkarlar. Bu durum hem iç
dünyalarında hem de partner ilişkilerinde sıkıntılara neden olabilir.
ORGAZM…
Orgazm; boşalmayı öğrenmiş, ilişkisinde
belli bir kalite, uyum ve ahenk yaşamış çiftlerin, ayda yılda bir kez
yaşadıkları bedensel rahatlamaya, ruhsal rahatlamanın da eklenmesi ile geçici
bir süre, kadınlarda genellikle 10-15 saniye süren kasılmalarla kendini
gösteren ama farklı bir bilinç hali gibi
oluşan, kontrol kaybı duygusu
gibi çok daha farklı, yoğun bir rahatlama olarak açıklanabilir. Burada orgazmı,
hem bedenin hem de ruhun rahatlaması
olarak tarif etmek mümkündür. Orgazmı, boşalmayı öğrenmiş ve ilişkide belli bir
kaliteyi yakalamış, çok arzu ve istekli olan, her iki tarafında gününde olduğu
ilişkilerde yaşanan bir armağan ya da
hediye gibi görmek gerekir.
CİNSEL DOYUM…
Cinsel doyum, kişinin boşalmasından sonra
yataktan doyduğunu hissederek kalkması, yani yeniden bir aktive yapmak için bir
ihtiyaç duymaması olarak açıklamak mümkündür. Bu duruma kişinin cinsel doyumu
deriz. Kişi orgazm olduğunda da yine bu doyumu hissedebilir. Ancak bazı
kadınlar seks yaparken boşalırlar ama yine de kendilerini seks konusunda
istekli, aç hissederler. Bu kadınlar sürekli istemek gibi bir dürtüsellik
içindedirler. Bu durumu cinsel doyum
bozuklukları olarak tarif etmek mümkündür.
BOŞALMA, ORGAZM VE CİNSEL DOYUM AYNI ŞEY DEĞİL…
Her kadın her cinsel birliktelikte boşalabilmelidir ancak her
birliktelikte orgazm olmak zorunluluğu yoktur. Orgazm ayda bir kere olursa
yeterli görülmelidir ve orgazm hedef haline getirilmemelidir. Çünkü
iyi sevişme, eşlerin, istekle başlayarak karşılıklı haz alabilmelerine dayanır.
Bununla birlikte orgazm yaşanır ya da yaşanmaz. Orgazmın yaşanmaması o
ilişkiden haz alınmadığı, tatmin olunmadığı anlamına gelmez. Çift ilişkinin
başından itibaren orgazmın yaşanıp yaşanmayacağına odaklanırsa, bu durum alınan
hazzın sürdürülememesine dolayısıyla orgazmın ulaşılamaz hale gelmesine neden
olabilir. Bu nedenle boşalma, orgazm ve cinsel doyum kavramlarını birbirinin aynı
olarak değerlendirmemek gerekir. Cinsel terapistler ilk başlarda DSM-IV
kriterlerine göre ya da klasik anlayışa göre baktıklarında, boşalma ile orgazmı
aynı olarak görüyorlardı ancak sonra ikisinin aynı şey olmadığı ortaya çıktı. Kadınlar
da erkekler gibi erken boşalabilirler ancak yaşanan boşalma, orgazm olmadaki
gibi güçlü bir duyguyu onlara vermeyebilir. Bundan dolayı hem kadınlarda hem de
erkeklerde boşalma ve orgazm olma olayını ayrı ayrı ele almakta fayda vardır.
4 U KURALI…
Boşalma ve orgazm oluşumu için
en önemli faktörler “UYGUN PARTNER,
UYGUN MEKÂN, UYGUN ZAMAN VE UYGUN UYARILAR” olmak üzere 4 U KURALI, hazır olma ve hassas
bölgelerin uyarılmasıdır. Bunlar da, önce dokunsal sonra görsel ve işitsel
uyaranlar sonucu meydana gelir.
AYNI ANDA BOŞALMAK ŞART DEĞİL…
Boşalma uzun süreli cinsel
uyarı sonucunda ulaşılan ve kişiye zevk veren fizyolojik ve psikolojik
durumdur. Kadının ve erkeğin cinsel yanıtlarının fizyolojik farklılığı
nedeniyle çiftler boşalacakları anı tam olarak belirleyemezler. Birbirlerinin
yanıtlarını tam olarak ve anında bilememeleri gibi birçok nedenle de çiftler
aynı anda boşalamazlar. Birlikte boşalmak, iyi bir cinsel ilişki için zorunlu
ya da daha çok zevk almak için gerekli de değildir. Aynı anda boşalmanın
mutlaka gerekli olduğu düşüncesi, kadın ve erkeğin yaşayacağı cinsel yaşamda
beklenti düzeyini artırmakta ve o an yaşayacakları hazları kaçırmalarına neden
olmaktadır.
KLİTORAL VE VAJİNAL BOŞALMA…
Boşalmanın bilimsel kaynaklara ve yapılan
çalışmalara bakıldığında iki başlıkta ele alındığı görülmektedir. Bunlardan
birisi klitoral boşalma (direk klitoral
boşalma) diğeri ise vajinal boşalma
(dolaylı klitoral boşalma) şeklindedir. Klitoral boşalma direk klitorise yapılan baskı ile gerçekleşen
boşalmadır ve daha kısa sürede gerçekleşir. Vajinal boşalma ya erkeğin penisinin
vajinaya girip çıkarken klitorise yaptığı baskı gibi ya da klitorisi yerinde
tutan bağların, penisin vajinanın içerisindeki hareketi sırasında, klitorise
yaptığı uyarılar sonucunda meydana gelir. Klitoral boşalma ile vajinal boşalma
fizyolojik olarak aynıdır. Fakat duygusal anlamda hissedilen, yaşanılan zevk
anlamında fark vardır. Çünkü vajinal boşalmada bir öteki ile birlikte olmak,
onunla tamamlanıp bütünleşmek kadına çok daha yoğun duygular yaşatır.
KLİTORAL
BOŞALMA DAHA KOLAY GERÇEKLEŞİYOR…
Klitoral boşalma aynen mastürbasyon yapmak
gibi kendi kendine yaşanılan bir durumdur. Kadınlar eliyle, oral seksle ya da
eşlerinin yardımıyla klitoral boşalma yaşayabilirler. Cinsel ilişki esnasında
karı-koca birlikte klitoris uyarımı yaparak vajinal ilişki sırasında da direk
klitoral boşalma sağlayabilir. Bu kavramlar konusunda çiftlerin kafalarının bir
hayli karmaşık olduğu görülür. Bilgilendirilmeyen kadın, kendinde bazı
duyguların eksik olduğu hissine kapılabilir. Bu konularda bilgilendirme
yapılarak bunun doğal bir süreç olduğu anlatıldığında, başlangıç noktasında
bazı semptomların (hastalık belirtileri) giderildiği ve normalleştirildiği
görülebilir. Bütün sağlıklı kadınlar boşalma
yeteneğine sahiptir. Yani kadınların içinde böyle bir yetenek vardır ama
bazı sebeplerden dolayı bu durum sekteye uğratılabilir. Genel olarak
bakıldığında bazı kadınların boşalma ile ilgili sıkıntılar yaşadığı görülür. Bu
durumla ilgili yapılan bilimsel araştırma ve anket çalışmaları farklı farklı
rakamlarla ifade edilir ama bu konular subjektif konular olduğundan anket
çalışmaları da pek sağlıklı sonuçlar vermeyebilir. Yapılan araştırmalar,
kadınların %29’unun hiç boşalma yaşayamadığını bize göstermektedir. Bir başka
anket çalışmasında kadınların %70’inin cinsel birleşme sırasında boşalma
yaşayamadığını, kadınların sadece %20’sinin vajinal boşalmayı tecrübe ettiğini görülmektedir.
Anlaşılacağı gibi vajinal boşalma çok daha zor, klitoral boşalma ise daha
kolaymış gibi bir tablo ile karşımıza çıkmaktadır. Bu rakamların ve
istatistiklerin bu şekilde ortaya çıkmasının iki tane önemli sebebi vardır: Kadın cinselliği konusunda yanlış
anlaşılmalar ve önyargılar… Yani hem kadınlar hem erkekler, hem de toplum
cinsel konularla ile ilgili bazı ön yargılara ve yanlış anlamalara sahiptir. Bu
durumun cinsel sorunlara yol açtığı bilinmektedir.
CİNSELLİĞİN DÖRT EVRESİ…
Masters ve Johnson’un yaptıkları çalışmalar
sonucu, kadının cinsel uyarılmaya başlaması ve boşalmayla sonuçlanması 4 evreye
ayrılır: Uyarılma evresi, plato evresi, boşalma
veya orgazm evresi ve çözülme evresi… Kadının cinsellik arzusuyla başlayan uyarılma
evresi, cinsel gerginliğin ve erotik duyguların yoğunlaştığı plato evresi ile
devam eder. Plato evresi, cinsel ilişkinin en aktif dönemlerinden biridir. Bu
evrenin devamında cinsellik dışa vurulur ve boşalma veya orgazm evresine
ulaşılır. Diğer bir değişle, daha önceki iki evrede artan gerginlik bu evrede
yerini rahatlamaya bırakır. Çözülme evresinde ise artık tüm gerginlik
kaybolmuştur. Kadın, boşalma ve orgazm esnasında salgılanan endorfinin etkisiyle kendini çok iyi
hisseder. Bu döngü erkeklerde de aynıdır. Cinsel ilişkiyi başlatan ve boşalmayı
hızlandıran ilk evrenin yani uyarılma evresinin olmaması kadınlarda boşalma sorunlarına neden olmaktadır.
Bu da demek oluyor ki, ilk evrede oluşması gereken cinsel uyaranlar beyni
sürekli ve yoğun bir şekilde uyarmıyor bu nedenle de, vücut bu uyaranlara eş
zamanlı yanıt veremiyor. Sonuç olarak kadın ya hiç boşalamıyor, ya çok geç boşalıyor
ya da yeterli uyarıya rağmen boşalma veya orgazm evresine çok güç ulaşıyor.
BOŞALAMAMANIN KADINDA YARATTIĞI SORUNLAR NELERDİR?
Boşalma sorunları kadınlarda
anksiyeteye ve bunun sonucunda oluşabilecek depresyona, kendine güvensizliğe ve
kişinin kendisine olan saygısını yitirmesine yol açabilmektedir. Aslında
kadınların çoğu uyarılmakta fakat odaklanmayı sürdürememektedir. Boşalamayan veya
orgazm olamayan kadın beyninde bunu takıntıya dönüştürmekte, boşalma bozukluklarına
neden olmaktadır. Bu durum normal bir cinsel yaşamı olan kadınların herhangi
bir döneminde de gelişebilmektedir.
HERKES KENDİ BOŞALMASINDAN SORUMLUDUR…
Erkeklerin kadın erojen
bölgelerini bilmemeleri ve uygun uyarıları yeterince gerçekleştirmemelerinden dolayı
da, kadınlar boşalma sorunları yaşayabilmektedir. Fakat her ne olursa olsun boşalma sorunları kadınların yarattığı yani
kadın kaynaklı bir sorundur. Çünkü erkek erken
boşalsa da, sertleşme sorunu yaşasa da, yeterince kadını uyaramasa da her kadın kendi klitorisini uyararak,
sürtünerek, vakti geldiğinde kasılarak ve erkeğin tüm bedenini penis gibi
kullanarak kendi boşalmasını gerçekleştirebilir. Yani kadın her şeyi erkekten beklemek yerine kendi boşalmasının sorumluluğu
almayı kabullenmeli ve öğrenmelidir. Yani kadın klitorisini keşfetmeyi ve
ardından onu kullanmayı öğrenmek zorundadır. Erkek nasıl ki penisini sürterek
boşalıyorsa, kadın da klitorisini sürterek boşalır. Bunu yapabilmeyi öğrenmek
için de kadınlar önce mastürbasyon yapmalıdır.
MASTÜRBASYONLA
KEŞİF ŞART…
Mastürbasyon yaptıkça kadın klitorisini
hassaslaştırmayı öğrenir ve onu sürterek boşalmayı keşfeder. Mastürbasyon ile
öğrendiği becerileri partneriyle olan sevişmelerine ve birlikteliklerine
aktarmayı becerebilirse de kadın zamanla cinsel ilişkilerinde boşalmayı
başarabilir. Kadının boşalmasında erkeğin penisinin boyunun veya vajinada kalma
süresinin uzun olmasının gerçekte bir önemi yoktur. Eğer kadın klitoristen zevk
almayı başaramamışsa, boşalmanın sorumluluğunu almamışsa cinsel ilişkide
boşalmayı öğrenemez. Demek ki çoğu zaman erkeğin erken boşalması, kadının
cinsel ilişkide boşalmasının önünde bir engel değildir. Kadınlar klitorislerini
kullanmayı öğrendiklerinde hem cinsel ilişkilerinde hem de karşılıklı
mastürbasyonla boşalmayı başarabilirler. Mastürbasyonla klitorisini
hassaslaştıran kadın cinsel ilişkilerinde boşalmayı da daha kolay öğrenebilir.
Ayrıca erken boşalmayla erkeğin penisi inse bile, erkek işaret ve orta
parmağını birleştirip penis gibi kullanabilir, vajina deliğini uyarabilir ve bu
sırada başparmağı ile de klitorise dokunarak kadının boşalmasını sağlayabilir.
Bu boşalma fizyolojik olarak penis-vajina birlikteliğindeki boşalmaya eşdeğerdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder